Perdelerin kapanmasına bir ay kala...

Tiyatroseverlerin görmeleri ve kaçırmamaları gereken on oyunu irdeliyoruz ve ''perdesiz kalmayın'' diyoruz, yılmadan, yorulmadan...

Perdelerin kapanmasına bir ay kala...
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Google News'de Takip Et

Tiyatro sezonu yavaş yavaş sona eriyor, değerli “perde”severler – Mayıs ayına girdik mi, İstanbul sahnelerinin turne dönemi başlar – ancak onun karşılığında bizler de, özellikle Devlet Tiyatroları’nın diğer kentlerdeki yapımlarını görme olanağını buluruz...

... sanki İstanbul’dakiler yetmiyormuş gibi..! İnanmayacaksınız belki, ancak bu yıl ödenekli/özel tiyatrolarımızda (amatör kumpanyalar hariç) 120’nin üstünde ilkgösterim saydım – geçen sezonun yeniden sahnelenen oyunların dışında. Bazı eleştirmen dostlarım, bunların yüze yakınını görmüşler, biz ise ailecek ancak yarısına kadar ulaşabildik...

“Şalom”da her hafta tiyatro eleştirileri yazdığım 1997-99 dönemlerinde, sezonda 30-35 oyunu irdelerdim, daha sonra perdeyi iki haftada bir ve iki yıldır ayda bir aralarken, oyun sayısı düştü – ancak gene de, “kolaycı” bir okurumun ”birden fazla oyuna yer veremez misin, her biri hakkında daha kısa yazarak…” önerisine uyarak, arada bir “elimdeki stokları” daha cömertçe ortaya dökmeye başladım!! Ayrıca bazen “…okura, okumak istediği konuları/yazıları sunmak…” felsefesine bile uyarak, 2008-2009 sezonunda bu köşede “Altı Haftada Altı Dans Dersi”, “Histanbul”, “Misery/Acı” ve “Çalıkuşu” oyunlarına daha geniş biçimde yer verdim, “Cesaret Ana ve Çocukları”, “Vişne Bahçesi”, “İstanbul’da Bir Dava” gibi “zor” (!) yapımlara daha kısaca değinerek – ve ilki hariç, diğerlerini içtenlikle öneririm.

Çok yaşasın Belediye..!

“Tiyatro... Tiyatro...” Dergisi’nde yayımlanan eleştirilerimde birkaç yıldır ağırlık verdiğim İngiliz “In-Yer-Face” akımının ülkemizdeki temsilcisi olan Tiyatro Dot’un bu yıl art arda sahnelediği 16 kısa oyundan oluşan “Vur / Yağmala / Yeniden” epik tiyatro dizisinin Türkiye Eleştirmenler Birliğince “yılın en başarılı oyunu” olarak seçmemizin yanı sıra, halen sürmekte olan son dört oyununu (veya 3 ile 9 Mayıs günleri sürecek toplu gösterilerini) kaçırmamanızı salık veririm, dostlukla..! (www.dotbilsarda.org). Bunların dışında ise, buyrun size 10 öneriye değer oyun:

İBB Şehir Tiyatroları bu sezonda tüm rekorlarını kırdı ve yirmiyi aşkın (kimi müzikli) oyunu sahnelere getirdi – Genel Sanat Yönetmeni, değerli ozan/tiyatro emekçisi, sevgili Orhan Alkaya’ya buradan koskocaman bir alkış ve teşekkür! İzlediklerimin arasında başa güreşenler arasında, Macit Koper’in G.G.Marquez’den uyarlayıp yönettiği “Kırmızı Pazartesi”, işleneceği herkesçe bilinen bir töre cinayetinin nasıl önüne geçilemediğini, çarpıcı olduğu kadar – ne yazık ki – “gerçekçi” biçimde işlerken, içimizi titretti..! – İsrailli yazar Ilan Hatsor’un “Maskeliler” oyunu bundan 20 yıl önce Tel Aviv Kameri Tiyatrosu’nda büyük bir başarı sağlamıştı, ancak o gün irdelediği Filistin sorunu – gene, ne yazık ki – bugün de geçerli, ve Taner Barlas’ın yönetiminde özellikle Serdar Orçin, Levent Üzümcü ve Mehmet Gürhan’ın üstün oyun güçleriyle taçlanıyor. – Daha geçen hafta Üsküdar’a kadar gidip izlediğimiz “Cabaret” ise, yılın en başarılı oyunları arasına girecektir, kuşkusuz... Brecht üstadı Yücel Erten’in yetkin yönetiminde ve dekor/kostüm “duayenimiz” Osman Şengezer’in çizgileri, geçen yıl dergimizin en iyi sahne müziği ödülünü alan Çiğdem Erken’in başarılı müzik yönetimi ve “Master of Ceremonies” Emcee’de Joel Green’i hiç aratmayan genç Mert Turak ile Sally rolünde (yeni doğan yıldız!) Senan Kara Tutumluer, bir şölen yaşattılar bizlere..!!

Genç tiyatro yazarımız Berkun Oya’nın yazıp yönettiği, bana kalırsa yerli bir “In-Yer-Face” örneği sayılabilecek “Bayrak” (Tiyatro Krek), belki konu/ileti olarak değil, ancak kurgu ve özellikle Canan Ergüder ve Okan Yalabık, daha küçük rollerde ise Bartu Küçükçağlayan, Köksal Engür, Ali Atay ve Ayten Uncuoğlu’nun oyun güçleri ile göz dolduruyor – ne var ki, izlediğimiz galadan çıkarken bir eleştirmen dostumun belirttiği gibi, daha çok “solo başarımlar (= performanslar)” izledik, oyun boyunca... Kendi kanımca da “iyi tiyatro”, oyuncuların kusursuz birliktelikler sergilemeleri ile ölçülür – tabii ki, “monodrama”ların dışında...

Monodrama’dan güldürüye

Tek kişilik oyunlar arasında, sezonun en “flaş” yapımı, Genco Erkal’ın “Marx’ın Dönüşü” olsa gerek... Ancak bana kalırsa, Dostlar Tiyatrosu’nun son yapımları (“Aymazoğlu ve Kundakçılar” ile “Oyun Sonu”) veya Genco Abi’nin tek kişilik başyapıtı “Bir Delinin Hatıra Defteri” ile karşılaştırıldığında, bu son oyunu oldukça zayıf kalıyor... Tabii ki, aynen “Sivas ‘93”de olduğu gibi, Marxism’in “haklı çıktığı” savını Erkal’dan başkası sahneye taşıyamazdı – ve kendisinin yazar Howard Zinn’den yaptığı uyarlamadaki birçok iletilere katılmamak mümkün değil; ne var ki, tüm oyun aynı nakaratta ilerliyor – ve bir çikleti hangi uzunluğa kadar çekebilirsiniz ki?! – Özellikle konu ve kurgu açısından çok daha başarılı ve bana kalırsa oyun gücü olarak da hiç geride kalmayan bir yorum, Kenter Tiyatrosu’nun emektarı Hakan Gerçek’in, yeni kurduğu Gerçek Tiyatro’nun ilk yapımı olan, W.G.Smith’in kaleminden “Van Gogh” irdelemesidir... – Kendi kanımca sezonun en başarılı “monodrama”sı ise, Engin Hepileri’nin destekleyici çerçevesine rağmen, bu türe dahil edilebilecek, Defne Halman’ın sahnelerimize olağanüstü bir dönüş sergilediği “Victoria”dır. Kent Oyuncuları’nın bir yapımı olarak, yazar Charles Fariala, dansçı Dulcina Langfelder’den Yıldız Kenter’in uyarlayıp yönettiği bu oyun, Alzheimer hastası eski bir dansçı olan Victoria’nın, kaldığı hastanedeki ayık/bunalımlı gel-gitlerinin dışavurumlarını içeriyor, Barış Dinçel’in minimalist olduğu kadar, simgesel dekorlarının arasında... Türkiye’deki başarılı tiyatro döneminin ardından New York’ta sahne çalışmalarında bulunmuş olan Defne Halman, umarım “kesin dönüş” yapmıştır – oyun boyunca tüy gibi devinimleri, dansları, mimikleri ve diksiyonu, ona Lions Halk Jürisinin “en başarılı kadın oyuncu” ödülünü boşuna verdirtmemiştir – kendisini neredyse iki saat boyunca büyük bir beğeni ile izleyerek, “aramıza tekrar hoşgeldin” dedik!

Oyun gücü demişken, Türkiye’de nitelikli tiyatronun üstadlarından Ahmet Levendoğlu’nun TiyatroStüdyosu’nun yeni oyunu, Özgür Yalım’ın yönettiği, Nick Stafford’un “Nehrin Solgun Yüzü”nde özellikle (“Bana Bir Picasso Gerek” ile geçen yıl ile birçok ödül alan) Ayça Bingöl ve Gökçer Genç, çokca işlenen yalnızlık, dostluk ve aşk konularını irdeleyen dört kişilik kadronun yıldızları... – Aynı yerde, Süzer Plaza’nın altındaki yeni kurulan sahnede izlediğimiz, oranın asıl ev sahipleri olan Tiyatro Maan’ın yeni oyunu da kesinlikle önerilir: Kendisinin yazdığı, yönettiği, oynadığı “Fikriye ve Latife” oyununda çok beğendiğimiz genç tiyatrocumuz Dilruba Saatçi, tiyatrosunun kurucu ortağı Murat Aygen’in de rol alıp yönettiği yeni oyunu “Çizgi”de, Özgür Emre Yıldırım ile birlikte, yarı yüz maskeleri ile iki yaşlı tiyatrocuyu canlandırıyor: Huysuz olduğu kadar, tatlı bir diva olan Atıfet, ona 45 yıldır sürdürdüğü gizli aşkını bu akşam ilan edecek olan rol arkadaşı Hilmi Bey ve 30 yıl önce kapısına bebek iken bırakılmış, şimdi tiyatronun tüm hizmetlerini gören Muhsin... Oyuncular “Romeo ve Jülyet”i sahneye koyarken, tiyatroya yetişemeyen arkadaşlarının yerine Kutsal Peder’i izleyicilerden birinin canlandırması gereken, ayrıca gençlerin de sahneye çağrıldığı, interaktif, ince “esprit”li, hoş bir seyirlik...

Tiyatroda “hoşca vakit geçirmek” isteyenler ise, Nedim Saban’ın yönettiği, başrollerini Metin Serezli ile Suna Keskin’in paylaştığı “Bu Da Benim Ailem” komedisini kaçırmamalı! 32 yıllık evliliklerinin son sorumluluğunu çocuklarını “evermek” olarak gören Selim ve Süeda çiftinin zoraki birliktelikleri sürpriz biçimde soluk alırken, Profilo AVM’ndeki Tiyatrokare’ye götürdüğümüz çok sevgili kayınvalideme yandan yandan bakıyordum arada bir – ve ağzının kulaklarına geldiğini görünce, eşimle birlikte biz de gülümsedik..!!


Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5

Kültür/Sanat

En Çok Okunan Haberler

+4
°
C
+
-1°
Uskudar
Pazartesi, 14
Salı
+ +
Çarşamba
+ +
Perşembe
+ +
Cuma
+ +
Cumartesi
+
Pazar
+ +
7 Günlük Hava Tahmini
Üsküdar Nöbetçi Eczaneler Günlük Burç Yorumları
Üsküdar Haritası

GAZETELER

Hürriyet Dünya
Milat Sözcü
Yeni Şafak Türkiye
Takip Et :
Üsküdar 34 Feedburner
www.uskudar34.com © 2007-2022 Tüm Hakları Saklıdır. Sitedeki içerikler kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Destek ve Bilgi : [email protected]
Bu sayfa 0.03 saniyede yüklendi.

www.uskudar34.com web sitesinde yer alan tüm sayısal ve sözel içerik sadece bilgilendirme amaçlıdır. Köşe yazılarında yer alan içerik yazarların kendi görüşleri veya alıntı(kaynak gösterilerek) olup; ilgili konu hakkında uskudar34.com'un genel görüşünü yansıtmaz.

Web sayfalarımızda yer alan bilgiler ve doğrulukları tarafımızca garanti edilmemekte olup, bu bilgiler belli bir getirinin sağlanmasına yönelik olarak verilmemektedir. Bu nedenle bu sayfalarda yer alan bilgilerdeki hatalardan, eksikliklerden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü zararlardan dolayı uskudar34.com sorumlu tutulamaz.

sanalbasin.com üyesidir