Osmanlı Devleti'nde ilmiye sınıfının başında bulunanlara verilen şeyhülislâm ünvanı, İslâm ülkelerinde fıkıh bilginlerine verilen bir unvandı. Osmanlı Devleti'nden sonra İstanbul Müftüsü'ne verilmeye başlanmasıyla resmi bir anlam kazandı. Şeyhülislâm, devletin en yüksek dinsel görevlisiydi. Saltanat vekili olan sadrazamla eş tutulurdu. Yeni padişahlara kılıç kuşatma törenleri ve cenaze namazları en önemli görevleri arasındaydı.
Şeyhülislâmların defnedildikleri yerler değerlendirildiğinde Eyüp Sultan ve civarının birinci sırada yer aldığı görülmektedir. Fetih öncesinde Edirne ve Bursa'ya defnedildikleri, fetihten sonra XVI.-XVII. Yüzyıllarda birçok şeyhülislâmın Eyüp'e gömüldüğü, XVIII-XIX. Yüzyıllarda ise Eyüp'e defnedilenlerin azaldığı tespit edilmektedir. Eyüp'ten sonra Üsküdar ve özellikle de Karacaahmet'in ikinci sırayı aldığı söylenebilir.
Üsküdar'da gömülü olan şeyhülislâmlar şunlardır: Sunîzâde Mehmet Emin Efendi (ö. Ağustos 1665), Minkarîzade Yahya Efendi (1609-1678), Yenişehirli Abdullah Efendi (ö. 1743), Mirzâzade Mehmet Said Efendi (1710-1775), Mirzâzade Şeyh Mehmed Efendi (ö. 1735), Feyzullahefendizâde Seyyid Mustafa Efendi (1679-1745), Dürrî Mehmed Efendi (ö. 1736), Dürrîzâde Abdullah Efendi (ö. 1828), Ebubekir Efendizâde Ahmed Efendi (1767), Müftîzâde Ahmed Efendi (ö. 1791), Mehmed Kâmil Efendi (ö. 1801), Ahmed Muhtar Beyefendi, Mollabey (1807-1882), Turşucuzâde Hacı Ahmed Muhtar Efendi (1823-1875), Pîrîzâde Mehmed Sahib Efendi (1674-1748), Pîrîzâde Mehmed Sahib Molla Beyefendi (1838-1910), Bodrumlu Hacı Ömer Lütfî Efendi (1817-1896), Seyyid Mehmed Sadeddin Efendi (1798-1866), Mehmed Nuri Medenî Efendi (1859-1927).