Savaş ŞENEL

İletişimde iki önemli esas: iyi niyetli ve olumlu olmak

[email protected]
Bir iletişimci olarak bütün iletişim süreçlerinde en başta iyi niyetli olmayı ve hakikatı aramayı önemserim. Benimle iletişim kurarken, iyi niyetle davranan bir insanın hatalarını veya kırmakta olduğu potları göz ardı edebilirim.
12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Google News'de Takip Et
Bir iletişimci olarak bütün iletişim süreçlerinde en başta iyi niyetli olmayı ve hakikatı aramayı önemserim. Benimle iletişim kurarken, iyi niyetle davranan bir insanın hatalarını veya kırmakta olduğu potları göz ardı edebilirim. Derslerimde, radyo programlarımda, iş toplantılarında ve günlük hayatımda sürekli olarak bu anlayışla davranmışımdır.

Dünya görüşü ne olursa olsun, herkesle oturup-konuşmaya hazırımdır, ama tek bir şartım vardır: İyi niyetli olunmalı ve doğru olan şey, kimin ağzından çıkarsa çıksın kabul edilmelidir.

Genel olarak paradigmasını-dünya görüşünü yanlış bulduğum birisi de, herhangi bir konuda doğru bir şey söylemişse kabul ederim. Bir şeyin doğruluğunu kabul etmeyi bir zaaf olarak görmem. Karşımdaki kişi, doğru bir düşünceyi kullanarak beni yanlış bir yere götürmek isteyebilir diye, doğru söylenmiş bir şeye veya söylenmiş bir doğruya karşı çıkmam. Fakat konuşma yanlış bir yere giderse, karşımdakini uyarırım.

Peki neden iyi niyetli olmalıyım? Çünkü ben iyi bir insanım ve her hareketimde iyi niyet olmalıdır. Çünkü herhangi bir konuda hakikatın kendisinden korkmuyorum; ben hakikatı biliyorsam uslubuna uygun olarak söylerim; karşımdaki biliyorsa onu dinlerim. Eğer onu dinlediğim için beni küçük görmeye başlarsa, bu ounun sorunudur; benim saygım hakikatin ve doğru bilginin kendisinedir.

Eğer karşımdaki kişi gerçeğin peşinde koşmuyorsa, benim veya gözüne kestirdiği başka bir naif insanın üzerimden etrafına ''sükse'' yapmaya çalışıyorsa, vay hâline! Önce soru sormaya başlarım; karşımdaki kişi beni o kadar naif görür ki, sorularımın nereye gittiğini anlamaz. Hepsini cevaplar ve en sonunda ''acı'' darbe gelir; Ukelalığını ortaya koyan noktaya kendi cevaplarıyla geldiğimiz için de sesi çıkmaz!

Özellikle bekleyip, kendi sözleriyle tuzağa düşürdüğüm ikinci grupsa, sonu bir yere varmayan negatif konuşmalar yapan ve etrafındaki kişileri figüran olarak kullanan kişilerdir; bu kişiler de benim en büyük eğlencelerimdendir!

Pozitif olmak hemen ilgi çeken, prim yapan bir şey değildir ve bu sebeple pozitif-olumlu olmak sabır ister. Bu yüzden bazı kişiler, negatif şeyler hakkında konuşmayı veya ele aldıkları konu her ne olursa olsun, onu negatif bir şekilde ele almayı tercih ederler. Çünkü, araştırmalar, negatif kouşmalar yapan kişilerin kolayca ilgi çektiklerini ve daha ''zekî'' olarak algılandıklarını göstermektedir.

Bir konuda gerçekten üzgün olup negatif konuşanlar, konumuz haricidir. Bu kişiler, zaten konuyu fazla uzatmazlar; çünkü anlattıkları şey, onları gerçekten üzmektedir ve uzun uzun anlatmayı yürekleri kaldırmaz.

Bir mecliste, negatif şeyler anlatmaktan keyif alan bu tiplerden en az bir tane bulunur. Tabiî ki benim gittiğim meclislerde de bu tiplerden illâki olur. Ben bu tür insanları hemen tanırım. Genellikle sorunları yüzlerinde bir tebessümle anlatırlar. Suratlarını filme alsanız ve sessiz seyredebilseniz, fıkra anlattıklarını sanırsınız. Bir gün bunlardan birisine dedim ki: ''Anlattığınız şey, yürek yaralayıcı, ama siz durmadan tebessüm ediyorsunuz; üstelik yüzünüzdeki acı bir tebessüm bile değil. Bu nasıl oluyor?''  Bu ifademden sonra, muhatabımın fena hâlde afalladığını söylememe gerek yok!

Yine bir akşam, güzel bir mekânda yemek yiyorduk. Masada yine negatif şeyler anlatan birisi vardı. Uzun uzun konuştu. Ben de bu kişinin gerçekten çözüm odaklı olmadığından emin olmak için biraz bekledim. Ve gayet sakin ve biraz saf bir tarzda, bombayı patlattım: ''Anlattığınız şeyler, hakikaten üzücü. Peki aklınıza gelen bir çözüm var mı? Bu konularda ne yapılabilir acaba?'' Benim sorumdan sonra, konuşan kişi duraksadı ve sonra uzun bir sessizlik oldu. Ben devamla: ''Maşallah deminden beri anlatıyordunuz, ne oldu da sessiz kaldınız, çalışmadığınız yerden mi sordum?'' dedim. Bu sorumun üzerine de yine meclise uzun bir sessizlik hâkim oldu.

Ben de laf cambazlığını bilir, acıyı ve sıkıntıyı tanırım. Ama karşımdakini mat etmeye çalışmayı hoş görmem. Acıları veya sıkıntıları zeki olduğum hissi verebilmek için malzeme yapmayı sevmem.

Hatta karşımdaki insanı mahcup edeceğim ve kalbini kıracağım endişesiyle, onu mat edebileceğim hâlde, geri çekildiğim çok olur. Çünkü insan azizdir ve (yukarda bahsini etmiş olduğum iki grup insan dışında) karşımdakini küçük düşürerek bir tartışmayı kazanmak hoşuma gitmez.

Ne olursa olsun, hayat insanlarla güzeldir.

Not : ''Hayatı Iskalama Lüksün Yok!'' adlı kitabımın ikinci ve özel baskısı Neden Kitap Yayınevi tarafından yapılmıştır. Değerli Okurlarımıza duyurulur.


Hayatı Iskalama Lüksün Yok! - Savaş Şenel



Savaş ŞENEL


Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5Puan Ver 5
Diğer Yazılar Başlık Sol Kısım

Bu Yazarın Önceki Yazıları

En Çok Okunan Haberler

Diğer Yazılar Başlık Sağ Kısım
+4
°
C
+
-1°
Uskudar
Pazartesi, 14
Salı
+ +
Çarşamba
+ +
Perşembe
+ +
Cuma
+ +
Cumartesi
+
Pazar
+ +
7 Günlük Hava Tahmini
Üsküdar Nöbetçi Eczaneler Günlük Burç Yorumları
Üsküdar Haritası

GAZETELER

Hürriyet Dünya
Milat Sözcü
Yeni Şafak Türkiye
Takip Et :
Üsküdar 34 Feedburner
www.uskudar34.com © 2007-2022 Tüm Hakları Saklıdır. Sitedeki içerikler kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Destek ve Bilgi : [email protected]
Bu sayfa 0.02 saniyede yüklendi.

www.uskudar34.com web sitesinde yer alan tüm sayısal ve sözel içerik sadece bilgilendirme amaçlıdır. Köşe yazılarında yer alan içerik yazarların kendi görüşleri veya alıntı(kaynak gösterilerek) olup; ilgili konu hakkında uskudar34.com'un genel görüşünü yansıtmaz.

Web sayfalarımızda yer alan bilgiler ve doğrulukları tarafımızca garanti edilmemekte olup, bu bilgiler belli bir getirinin sağlanmasına yönelik olarak verilmemektedir. Bu nedenle bu sayfalarda yer alan bilgilerdeki hatalardan, eksikliklerden ya da bu bilgilere dayanılarak yapılan işlemlerden doğacak her türlü maddi/manevi zararlardan ve her ne şekilde olursa olsun üçüncü kişilerin uğrayabileceği her türlü zararlardan dolayı uskudar34.com sorumlu tutulamaz.

sanalbasin.com üyesidir